AHMET KUTSİ TECER

AHMET KUTSİ TECER

23/07/2025

          "Geceleyin bir ses böler uykumu,
          İçim ürpermeyle dolar: - Nerdesin?
          Arıyorum yıllar var ki, ben onu,
          Aşıkıyım beni çağıran bu sesin."

          Cumhuriyet dönemi şairi, tiyatro yazarı ve folklor araştırmacısı Ahmet Kutsi Tecer’i vefatının sene-i devriyesinde rahmet ve saygıyla yâd ediyoruz. 

          Ekrem ERDEM
          Genel Başkan

 

          AHMET KUTSİ TECER (1901-1967)

          4 Eylül 1901’de babasının memuriyetle bulunduğu Kudüs’te doğdu; Kutsi adı kendisine bu şehir dolayısıyla verilmiştir. Babası Düyûn-ı Umûmiyye müdürlerinden Abdurrahman Bey’dir. Kudüs’te Fransız Frerler Mektebi’nde başladığı ilk öğrenimini babasının görevle nakledildiği Kırklareli’nde tamamladı. Ardından İstanbul’da Kadıköy Sultânîsi ile Halkalı Ziraat Mektebi’ni bitirdi (1919). Bir yıl kadar İzmir’de bir çiftlikte ve İzmir Ziraat ve Ticaret Gazetesi’nde çalıştıktan sonra Yüksek Öğretmen Okulu öğrencisi olarak iki yıl İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne devam etti. Biyoloji öğrenimi görmesi için Paris’e gönderildi (1925). Sorbonne Üniversitesi’nde biyoloji yerine iki yıl felsefe tahsili gördü, ancak okulu bitiremeden geri döndü ve kaldığı sınıftan devam edip Edebiyat Fakültesi’nden mezun oldu (1929). Ankara Gazi Öğretmen Okulu ve Eğitim Enstitüsü’nde Türkçe-edebiyat öğretmenliğiyle göreve başladı (1930). Aynı yıl Sivas Lisesi edebiyat öğretmenliğine ve ardından Sivas Maarif müdürlüğüne getirildi. Daha sonra Yüksek Öğretim genel müdürlüğü (1934-1941), Talim ve Terbiye Kurulu üyeliği (1942) ve milletvekilliği (1942-1943 yıllarında Adana, 1943-1946 yıllarında Urfa) yaptı. 1948’de Devlet Konservatuvarı’na, 1949’da Paris kültür ataşeliğine tayin edildi. UNESCO Yürütme Komitesi Türk delegesi oldu (1950). Bir süre Galatasaray Lisesi ile (1951) İstanbul Konservatuvarı’nda (1953) öğretmenlik yaptı. 1957’de Güzel Sanatlar Akademisi’nde Gazetecilik Enstitüsü’nde ders verdi. İstanbul Radyosu’nda halk edebiyatı, folklor ve Türk tarihi üzerine konuşmalar yaptı. Son olarak görevli bulunduğu İstanbul Eğitim Enstitüsü’nden emekliye ayrıldı (1966). Kısa bir hastalığın ardından 22 Temmuz 1967’de öldü ve Zincirlikuyu Mezarlığı’na defnedildi.

          Ahmet Kutsi Tecer 1921 yılından sonra Dergâh (1921-1922), MihrabMillî Mecmua (1924-1925), Meş‘ale (1928), Görüş (1930-1932), Varlık (1933-1935 ve 1960), Ağaç (1936), Oluş (1939), Yücel (1941), Ülkü (1941-1945), Şadırvan (1949), Türk Folklor Araştırmaları (1949-1980), Türk Düşüncesi (1953-1954), İstanbulTürk Yurdu (1955-1956), Vatan (1957-1958) gibi dergi ve gazetelerde yayımladığı şiir, Türk halk edebiyatı ve folklor üzerine yazılarıyla tanınmış, Türkiye’de folklor ve halk kültürü araştırmalarının gelişmesi yolunda önemli hizmetler yapmıştır. Özellikle Sivas’ta bulunduğu yıllar, gerek hayatının gerekse sanat anlayışının yönünün belirlenmesinde bir dönüm noktası teşkil etmektedir. O sırada halk kültürü ve âşıklık geleneğinin bütün canlılığıyla yaşadığı bu şehir onun şiir anlayışı ve folklor araştırmaları için âdeta bir keşif olmuştur. Burada bir süre Sivas’ın Deliktaş köyünden Âşık Ruhsatî’nin şiirlerinden etkilenmiş, yine onun bir şiirinde geçen Tecer dağını soyadı olarak almıştır. Sivas’ta iken ilk defa halk şairleri bayramı gibi şenlikler düzenlemiş (5 Ocak 1931), bu çerçevede Âşık Veysel, Tâlibî ve Ali İzzet gibi âşıkların daha geniş bir çevrede tanınmasına yardım etmiştir. Ayrıca Halk Şairleri Koruma Derneği’ni kurmuş (1931), gerek halkevi gerekse halk odaları ile halk bilimine önemli katkılarda bulunmuştur. Sivas’ta tanıdığı halk müziği araştırmacısı Muzaffer Sarısözen’in Ankara Devlet Konservatuvarı Folklor Arşivi şefliğine getirilmesini ve radyoda görevlendirilmesini, aynı şekilde bir folklor araştırmacısı olan Halil Bedii Yönetken’in aynı kurumda görev almasını sağlamıştır. Bütün bu faaliyetleriyle Türk halk müziğinin okullara ve radyoya girmesinde önemli rol oynamıştır. Yurt dışında kaldığı yıllarda çeşitli komisyonlarda yaptığı konuşmalar ve verdiği konferanslarla Türk kültürünün Avrupa’da tanınmasına ön ayak olmuş, Paris’te yayımlanan Turkey Ancient Miniatures (1961) adlı albümün hazırlanmasında büyük emek harcamıştır.

          Eserleri. Şiir: Şiirler (Sivas 1932), Bütün Şiirleri-Ahmet Kutsi Tecer, Kişiliği, Sanat Anlayışı ve Tüm Şiirleri (haz. Vecihi Timuroğlu, Ankara 1980). Piyes: Koçyiğit Köroğlu (İstanbul 1941), Köşebaşı (Ankara 1947; The Neighbourhood adıyla İngilizce’ye çevrilmiştir, 1964), Bir Pazar Günü (İstanbul 1958).

          Tecer’in ayrıca Köylü Temsilleri adlı bir araştırma-incelemesiyle (Ankara 1940) Sivas Halk Şairleri Bayramı (Sivas 1932) ve Türk Folklorunda Sosyal Mesele (İstanbul 1969) isimli kitapları vardır.

          Kaynak: TDV İslâm Ansiklopedisi

 

Galeri